Kepekli Zeytinli Poğaça Tarifi

Kepekli Zeytinli Poğaça Tarifi
Kepekli Zeytinli Poğaça Tarifi

Malzemeler

2 su bardağı kepekli un yoksa normal buğday unu
2 adet yumurta
2 çorba kaşığı yoğurt
1/2 çay bardağı sıvı yağ
1paket kabartma tozu
1 çay kaşığı karbonat
İç Malzemesi İçin
15 adet çekirdeği çıkarılmış ve ufak ufak doğranmış zeytin
2 çorba kaşığı rendelenmiş kaşar peyniri
5 dal ince kıyılmış maydonoz
1 çay kaşığı kırmızı pul biber
1 çay kaşığı kara biber
Yeteri kadar tuz

Tarif

Karıştırma kabına yoğurdu alınız , bir yumurtanın sarısını ayırın diğer yumurtaları yoğurdun üzerine ilave ediniz. Yoğurt ve yumurtayı iyice çırpınız. Üzerine sıvı yağ ekleyin ve biraz daha karıştırın. Karışıma un , bir miktar tuz ilave ediniz ve karıştırarak kulak memesi yumuşaklığında hamur elde ediniz.
Hazırladğınız hamuru bir kenara alarak dinlendiriniz. Bu arada iç harcını hazırlayalım. Bunun için ; zeytinlerin üzerine rendelenmiş kaşarları ilave ediniz. Maydonozu ilave ediniz , kırmızı pul biber ve karabiberi ilave ediniz. Tüm malzemeleri iyice karıştırınız.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparın. Avuç içinizde
yuvarlayınız , avuç arka kısmı ile bastırarak açınız. Hazırlanan poğaça hamurunun içerisine önceden hazır ettiğimiz içten bir miktar koyarak poğaçayı kapatınız. Uçlarına iyice bastırarak açılmaması için yapıştırınız. Önceden yağlanmış fırın tepsisinin içerisine tüm hamuru hazırlayarak diziniz.
Fırın tepsisine dizdiğimiz poğaçaların üzerine fırça yardımı ile yumurta sarısını sürünüz. Daha önceden ısıttığımız fırında poğaçaları pişiriniz.


Kepekli Zeytinli Poğaça Tarifi

Erol Günaydın Biyografi

Erol Günaydın Biyografi

Türk sineması’nın güler yüzü Erol Günaydın da aramızdan ayrıldı. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum ve biyografisini sizlerle paylaşıyorum.
Erol Günaydın Biyografi

Meddah, sinema ve tiyatro sanatçısı.

Erol Günaydın, 16 Nisan 1933 yılında Akçaabat’ta doğmuştur Erol Günaydın 8 yaşındayken; adına şarkı bile yazılan Kiziroğulları lakaplı aileden gelen babası Nakliye işi yapıyordu, çocukların eğitimini bahane ederek, ailesinin hepsini bir kamyonla İstanbul’a getirip, Beşiktaş’ta Alaybey Sokağı’na yerleşirler. Erol Günaydın’ın ilkokul yılları, Karadeniz şivesini düzeltmekle geçer Sonra bir ahbablarının tavsiyesi ile Galatasaray Lisesi’ne yatılı öğrenci olarak girer

Erol Günaydın, önce öğretmenlerini hicvettiği küçük gösterileri ile sınıflar arasında turneye çıkar, sonra okulun tiyatro kulübüne girer

Galatasaray Lisesi’nden mezun olduktan sonra Fransız ekolüyle gelenekselliği birleştiren sanatçı, ilk defa 1967 yılında “Sinekli Bakkal” filminde Kız Tevfik tipiyle ‘zenne’liği denedi

Günaydın, 1955′te Haldun Dormen Cep Tiyatrosunda “Papaz Kaçtı” adlı oyun ile profesyonel aktörlük hayatına başlamıştır. 1960′da “Yeşil Kurbağalar” adlı ilk sinema filminde oynayan Erol Günaydın, , elli yıllık bir süre içinde çok sayıda filmin ve tiyatro oyununun yanı sıra birçok Tv. Dizisinde de oynamıştır. 2010 yılında Athena (grup) ‘nın Arsız Gönül klibinde de oynamıştır.

Nasreddin Hoca tiplemesi, meddah gösterileri, Ayı Yogi seslendirmesi ve canlandırdığı diğer pek çok karakter günümüzün en tanınan ve kıdemli aktörlerinden biri haline gelmesini sağlamıştır. Erol Günaydın Kavuklu Hamdi’den İsmail Dümbüllü’lere kadar süren meddahlık geleneğinin son temsilcilerindendir.

Erol Günaydın, okulda Dümbüllü’nün taklidini yaparak başladığı sanat hayatını Devlet Tiyatroları, Dormen Tiyatrosu, Ses Tiyatrosu ve Şan Tiyatrosu ile sürdürdü. Erol Günaydın, sanatla geçen 50 yılda, Muhsin Ertuğrul, Haldun Dormen, Kenterler, Gülriz Sururi, Engin Cezzar, Cüneyt Gökçer, Mahir Canova, Ergin Orbey, Ferhan Şensoy gibi isimlerle oynadı. Dünya Tiyatrolar Günü’nde, İsmail Dümbüllü, ödülünü alan Erol Günaydın, Afife Jale Nisa Serezli Aşkıner, Özel Ödülü, Altan Erbulak Oyunculuk Ödülü, Gazeteciler Cemiyeti Oyunculuk Ödülü, Nasrettin Hoca Oyunculuk ve Yaşam Boyu Sanat Ödülü ile Karagözcüler Derneği Yaşam Boyu Sanat Ödülü’nün de sahibi.

1967 Antalya Altın Portakal Film Festivalinde, “Güzel Bir Gün İçin” adlı filmle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ve En İyi Senaryo Ödüllerinin sahibi olmuştur.

KOAH alevlenmesine bağlı gelişen solunum, dolaşım ve böbrek yetmezliği nedeniyle yoğun bakımda tutulan Erol Günaydın 79 yaşında Istanbul’da yattığı hastanede 15 Ekim 2012 tarihinde hayatını kaybetti.

Evlilikleri : Güneş Hanım’la Evlidir. Ayşe, Fatoş ve Günfer adlarında 3 kız babasıdır.

Rol Aldığı Tiyatro Oyunları :
1. Namussuzum ki Namusluyum
2. Uzun Donlu Kişot
3. Soyut Padişah
4. Yaygara Yetmiş
5. İstanbulu Satıyorum
6. Yolcu
7. Martı
8. Kalbin Sesi Halkın Gözü
9. Ayı Masalı
10. Altın Yumruk
11. Papaz Kaçtı
12. Kahraman Bakkal Süper Markete Karşı

Oynadığı TV Dizileri :
1984 Köşe Dönücü
1987 Saat Sabahın Dokuzu
1989 İnsanlar Yaşadıkça
1989 Doktorlar
1991 Bir Ömrün Bedeli
1993 Rüstemin Gazinosu
1995 Çiçek Taksi – Ramazan Ay
1996 Köşe Kapmaca
1996 Tatlı Kaçıklar – Beton Raziye
1997 Sıdıka
2000 Bir Demet Kahkaha
2000 Bir Demet Yerli Film
2003 Yeşilçam Denizi
2004 Cennet Mahallesi – Deli Kadir
2006 Geçmiş Zaman Olur ki
2005-2006 Hırsız Polis -Dursun
2007 Sinekli Bakkal – Ali Küçük
2007 Genco (dizi) – Konuk Oyuncu
2008 Akasya Durağı – Ramazan
2009 Balkan Düğünü – Kemal Çavuş
2009 Geniş Aile – Konuk Oyuncu

Oynadığı Sinema Filmleri :
2009 Yukarı Bak – Carl (Ses)
2009 Güneşi Gördüm – Samet
2009 Orada – Erol Gümüş
2009 Kanal-İ-zasyon
2009 Yedi Kocalı Hürmüz
2009 Balkan Düğünü – Kemal Çavuş
2008 Nekrüt – Ali Rıza
2008 Destere – Hazım Dede
2007 O Kadın
2007 Beyaz Melek – Komutan Vahit
2007 Sinekli Bakkal – Ali Küçük
2006 Geçmiş Zaman Olur ki
2006 İlk Aşk – Arif Arifoğlu
2006 Kınalı Kuzular: Bedeli Çanakkale’de Ödendi – Artin
2004 Pardon – İbrahim
2003 Ömerçip – Kamil
1991 Menekşe Koyu – Teffaf
1990 Karartma Geceleri
1990 Herşeyi Bitirdik
1990 Kocakarılar
1990 İnsanlar Yaşadıkça
1987 Aile Pansiyonu
1987 Biz Doğarken Gülmüşüz
1987 Kuşatma 2 / Şok
1987 Hoşgeldin Ramazan
1987 Otobüs Yolcuları / İhsaniye – Karasu
1987 Çantada Keklik
1986 Acı Lokma – Dayı
1986 Ağa Bacı – Osman
1986 Gelmeyin Üstüme
1986 Hayroş
1986 Kıratlı Süleyman – Kenan Ağa
1986 Savunma – Rıza
1986 Yaygara 86
1986 İki Milyarlık Bilet – Kanun Kazım
1986 Bu Muhtar Başka Muhtar
1986 Kocamın Nişanlısı
1985 Duyar Mısın Feryadımı
1985 Ekmek Elden Su Gölden
1985 Herşeyim Sensin – Manav Kadir
1985 Yavru Kuş
1985 Sessiz Ölüm – Baba
1984 Pehlivan – Mestan
1984 Şaşkın Gelin – Memiş
1982 Bir Yudum Mutluluk – Erol
1980 Renkli Dünya – Patron
1976 Dağılın Kazımlar Geliyor
1976 Nereye Bakıyor Bu Adamlar – Otelci
1976 Tepedeki Ev
1975 Ayıkla Beni Hüsnü
1975 Canım De Bana
1975 Curcuna – Saffet
1975 Tokmak Nuri
1974 Diyet – Mevlüt
1973 Ben Doğarken Ölmüşüm – Doktor
1973 Düğün – İbrahim
1973 Hamsi Nuri – Patron
1973 Tatlım – Zarif
1973 Yeryüzünde Bir Melek – Şemsi
1972 Yılmayan Şeytan – Bitik
1970 Casus Kıran / Yedi Canlı Adam
1970 Vur Patlasın Çal Oynasın – Şaban
1969 İntikam Yemini
1968 Casus Kıran
1967 Sinekli Bakkal – Kız Tevfik
1967 Çelik Bilek
1967 Yarın Çok Geç Olacak – Ressam Nevzat
1966 Eşrefpaşalı
1966 Kibar Haydut
1966 Kovboy Ali
1966 Nuh’un Gemisi
1966 Ölüm Tarlası – Bekir
1966 Pembe Kadın
1966 Yalnız Adam (Kibar Haydut)
1965 Güzel Bir Gün İçin
1965 İsyancılar
1964 Erkek Sözü
1964 On Güzel Bacak
1964 Varan Bir
1963 Başımı Belaya Sokma – Ahmet
1964 İki Gemi Yanyana – Nuri
1964 Yedi Kocalı Hürmüz -
1962 Battı Balık
1961 Kardeş Uğruna
1961Yaman Gazeteci
1960 Yeşil Kurbağalar


Erol Günaydın Biyografi

Cevizli İncir Tatlısı Tarifi

Cevizli Incir Tatlısı Tarifi
Cevizli İncir Tatlısı Tarifi

Malzemeler

500 gr taze incir
1 su bardağı toz şeker
1 limon kabuğu rendesi
1 çay bardağı dövülmüş ceviz içi
1 çay kaşığı tarçın
1 çay bardağı su

Tarif

İncirleri yıkayıp temizledikten sonra sap kısımlarını kesiyoruz. Bir çay kaşığını kullanarak incirlerin içlerini ayrı bir kaba boşaltıyoruz. İçlerini boşalttığımız incirleri fırın kabına aralarında boşluk kalmayacak şekilde diziyoruz.
Ayrı bir kaba aldığımız incir içlerine limon kabuğu rendesi, tarçın , ceviz içi ve 2 tatlı kaşığı toz şeker ilave ederek iyice karıştıralım. Hazırladığımı bu harcı içlerini boşalttığımız incirlerin içine tekrar geri dolduralım. Geri kalan su ve şekeri ayrı bir kapta 5 dakika kaynatarak çabuk bir şerbet elde ediyoruz. Fırın tepsisinde bulunan incir tatlılarına zarar vermeyecek şekilde tepsinin kenarından tepsiye boşaltalım.
Hazırladığımız tepsiyi önceden ısıtılmış 180 derecelik fırının en alt bölmesinde yarım saat kadar pişirelim. Fırından aldıktan sonra önce dışarıda ılımasını bekleyin sonra buzdolabına kaldırarak soğutunuz. Üzerini hafif pudra şekeri ile süsleyerek yada yanına dondurma ilave ederek servis yapabilirsiniz.
Pirinçleri yıkayın , tencereye alınız. Üzerini iki parmak geçecek kadar su ekleyin. Ocağın üzerine alın ve pirinçler patlayıncaya kadar pişirin.
Süt , toz şeker ve yumurtayı karıştırma kabında iyice karıştırın. pirinçler pişince üzerine ekleyin ve sütlaç koyulaşıncaya kadar pişirin. Sütlaç kıvamına ulaşınca önceden temizlediğiniz ve suyla yıkayıp nemli olarak bıraktığınız sütlaç kaplarına eşit miktarda olacak şekilde paylaştırın.
Önceden ısıttığınız fırının en alt rafına alınız ve üzerleri yanana kadar pişirin. Soğuk olarak tüketin.


Cevizli İncir Tatlısı Tarifi

Muhallebili Kadayıf Tarifi

Muhallebili Kadayıf Tarifi
Muhallebili Kadayıf Tarifi

Malzemeler

350 g kadar tel kadayıf
3 yemek kaşığı tereyağ
5 yemek kaşığı toz şeker
1,5 su bardağı dövülmüş ceviz
Muhallebisi için:
1 lt süt
4 yemek kaşığı un
3 yemek kaşığı mısır nişastası
1 su bardağı toz şeker
1 paket vanilya
1 adet yumurta sarısı
1 paket sıvı krema(200ml)

Tarif

Kadayıfı ince ince kırın(kolay kırılması için 2 saat kadar derin dondurucuda bekletebilirsiniz). Teflon tencereye ya da genişçe bir teflon tavada tereyağını eritin ve şekeri, kadayıfı ekleyerek pembeleşinceye kadar kavurun. Son olarak cevizi ilave edin ve bir süre daha kavurup ocaktan alın. (Kadayıfları ocaktan aldıktan sonra tencerede bırakırsanız kızarmaya devam edecektir o nedenle ya karıştırmaya devam edin ya da bir kaba alarak soğumasını sağlayın)
Muhallebinin hazırlanışı; krema ve vanilya hariç tüm malzemeleri tencereye alarak karıştırarak pişirin. Muhallebi kaynadıktan 3 dakika kadar sonra ocaktan alarak 10-15dk soğumaya bırakın. Daha sonra vanilya ve sıvı kremayı ilave edin ve mikser yardımı ile pürüzsüz bir görüntü alana kadar 4-5 dakika boyunca çırpın.
Yaklaşık 30cm çapında bir borcama kızartmış olduğunuz kadayıfların yarısını dökün ve borcamın tabanına güzelce yayın. Üzerine hazırladığınız kremayı dökün ve en üste kalan kadayıfları serin. Tatlıyı soğuyana kadar bekletin ve buzdolabına kaldırın.
Borcam seçimini yaparken daha büyük boy dikdörtgen borcam da kullanabilirsiniz. Kreması kalın olsun istiyorsanız verdiğim ölçüdeki borcam uygun geliyor.
Afiyet olsun..


Muhallebili Kadayıf Tarifi

Berkant Akgürgen Biyografi

Berkant Akgürgen Biyografi

Ekim ayında akciğer kanseri sebebiyle hayatını kaybeden, Samanyolu adlı şarkısıyla efsaneleşmiş ünlü şarkıcı Berkant’ın biyografisi sizlerle.
Berkant Akgürgen Biyografi

Müzik dünyasında Berkant olarak bilinen Berkant Akgürgen, 31 Aralık 1938 de Ankara’da Elmadağ ilçesine bağlı bir belde olan Hasanoğlan’da doğmuştur. Babası Hasan Akgürgen’in Köy Enstitüleri’ndeki görevi nedeniyle ilkokulu Hasanoğlan’da, orta okulu Bilecik’ de okur.Ortaokul sıralarında ilk olarak ağız mızıkası çalmaya başlar. Ankara Atatürk Lisesi’nden Denizli Lisesi’ne yatılı geçer. Denizli Lisesi’nde ağız mızıkasına devam ederken piyano dersleri ile piyano çalmaya başlar. Ankara’ya dönüp Kurtuluş Lisesi’nden 1956 da mezun olur. On dört yaşında Dean Martin, Frank Sinatra ve Nat King Cole ağırlıklı şarkılardan oluşan geniş bir repertuara sahipti.

Sahneye ilk kez 1957′de Üstün Poyrazoğlu Orkestrası ile Bahçelievler Akalın Düğün Salonu’nda çıktı. 1960′da Jüpiter Kenteti adında bir orkestra kurarlar ve Ankara’da çeşitli gece klüplerinde sahneye çıkmaya başlarlar. Gitarda Yurdaer Doğulu, kontrbasta Atilla Özdemiroğlu, piyanoda Ertuğrul Çayıroğlu gibi müzisyenlerle çalışıyordu. 1957 sonlarına doğru Ankara Radyosu’nda haftalık programlarda şarkı söyledi.

1960′ta bahriye eri olarak askere gitti. Bandoya seçildi ve İstanbul’da tenor saksafon dersleri almaya başlar ardından üç yıllık askerliği boyunca tenor saksofon çaldı.

1964′te askerlik bitiminde Ankara’ya döner, Yurdaer Doğulu ile yeni bir orkestra kurup çalışmaya başlarlar. İstanbul’da Kulüp Fuaye’den teklif alırlar ve İstanbul’a gelirler. 1965 yılında Vasfi Uçaroğlu Orkestrası’nın solistliğine geçer ve Kamuran Akkor ile sahneyi paylaşırlar. .1966 yılında İlk plağı “Cici Pabucum Cici”Yi yaptı. Aynı yıl daha sonraları Sezen Cumhur Önal ile çalışmaya başlar ve “Evvel Zaman İçinde”yi plak yaptı. Ardından “Ah Kızlar”, “Bir İçim Su”, “Doğum Günün Kutlu Olsun”, “Sana Gönül Verdim” adlı şarkıları ile hit oldu.

1966 yılında kulüp çalışmalarını bırakır ve gazino çalışmalarına başlar.

1967′yılının Eylül ayında bir Metin Bükey-Teoman Alpay şarkısı olan “Samanyolu”nu seslendirdi. “Samanyolu” adlı bu şarkının 45′lik plağı bir milyonun üzerinde rekor satış yaparak Berkant’a platin plak kazandırdı. “Samanyolu” Berkant ile özdeşleşir ve günümüzde bile hala popülerliğini koruyan bir parça olur.

“Samanyolu”dan sonra film ve plaklara Türkçe beste çalışmaları yapar. “Nisan Yağmuru”, “Mevsim Bahardı”, “Hayat Sevince Güzel”, “Bülbül Yuvası” gibi çalışmalar yapar. Bu arada film teklifi alır ve Gönül Yazar ile “Trafik Belma” filmini yaparlar.

1975 yılında son plak çalışması olan “Fani Dünya – Izdırap Çocuğu” yayınlanır.1980′li yıllarda gazinoların azalması ve taverna çalışmalarının çoğalması nedeniyle Avrupa turneleri ve otel gece kulüplerinde programlar yapmaya başlar.

Yedi filmde baş rol oynadı. 80 45′lik plak, 1 longplay doldurdu. 1993′te hit şarkılarından oluşan bir kaset ve CD’si yayımlandı.

Pop müziğimizin öncü sanatçılarından biri olan Berkant sahne çalışmalarını uzun süredir Mersin’de sürdüyor.

Berkant, ‘Bayan Bacak’ lakaplı Serpil Örümcer’le 1972′de yaptığı evliliği için “En büyük hatayı Serpil’le evlenmekle yaptım” diye değerlendirdi.Bu evliliği bir yıl sürmüştü.

Bir süre akciğer kanseri tedavisi gören 74 yaşındaki şarkıcı Berkant Akgürgen, 1 Ekim 2012 sabahı İstanbul’da tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti

Evlilikleri : 1.evliliği :1972 yılında “Bayan Bacak” lakaplı Serpil Örümcer’le evlendi.bir yıl sonra 1973 yılında boşandı.Bu evliliğinden Fulya Akgürgen (d.1973) adında bir kızı var. 2.evliliği : 1975 yılında Engin Akgürgen ile evlendi. Bu evliliğinden biri Öykü Akgürgen adında olmak üzere iki oğlu var.

Berkant – Samanyolu
Sen kalbimin mehtabısın güneşisin
Sen ruhumun vazgeçilmez bir eşisin
Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek
Dudaklarımdan yıllarca düşmeyecek

Ruhum senin kalbim senin ömrüm senin
Yıllar geçse ölmeyecek bende sevgin
Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek
Dudaklarımdan yıllarca düşmeyecek

Uzaklara kaçıversek seninle biz
Birgün elbet göze gelir bu sevgimiz
Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek
Dudaklarımdan yıllarca düşmeyecek


Berkant Akgürgen Biyografi

Çikolatalı Bademli Kup Tarifi

Çikolatalı Bademli Kup Tarifi
Çikolatalı Bademli Kup Tarifi

Malzemeler

60 gr Bitter Çikolata
4 Adet Yumurta Sarısı
½ Su Bardağı Toz Şeker
1 Çorba Kaşığı Bal
1 Tatlı Kaşığı Nescafe
2 Tatlı Kaşığı Su
200 gr Eritilmiş Beyaz Çikolata
120 gr Margarin
2/3 Su Bardağı Krema
Pralin İçin:
½ Su Bardağı Kavrulmuş ve Kabukları Çıkarılmış Badem
1/ Su Bardağı Toz Şeker
1/3 Su Bardağı Su

Tarif

Bitter çikolatayı eritin. Kağıttan yapabileceğiniz bir krema sıkacağının içine doldurun. Çikolatayı 6 adet kup bardağının içine şekiller vererk sıkın. Buzdolabına koyun ve soğumaya bırakın.
Mikser yardımıyle yumurta sarılarını, şeker, bal, Nescafe ve suyu koyu kıvam alana dek çırpın. Bu karışımı, eritilmiş beyaz çikolataya ilave ederek çırpmaya devam edin. Başka bir kapta, margarini mikserle çırpın ve krema kıvamına getirin. Yumurta sarılarını karışıma ekleyin. Orta boy bir kaba aktarın. Kremayı kar gibi bir kıvam alana dek çırpın.
Metal bir kaşıkla, kremayı çikolata karışımının içine ekleyin. İnce kıyılmış ya da robotta öğütülmüş pralini ekleyin. Karışımı kup bardaklarına alın. 2-3 saat buzdolabında soğutun. Büyük pralin parçalarıyle yerleştirin. Dilerseniz üzerini krema ile süsleyip, servis yapın.
Pralin İçin: Bir fırın tepsisini yağlı kağıtla kaplayın. Üzerine bademleri serpiştirin. Şeker ve suyu küçük bir tencerede karıştırın. Kısık ateşte, kaynatmadan şekeri eritin. Tencerenin kenarlarına bir fırçayla su sürün. Kaynayınca ateşi kısın. Altın rengi alana dek ateşte tutun. Ocaktan hemen alın. Bademlerin üzerine dökün. İyice sertleşene dek bekleyin. Yarısını üzerine koymak üzere büyük parçalara bölün. Diğer yarısını öğüterek inceltin.


Çikolatalı Bademli Kup Tarifi

Haşhaşlı Kek Tarifi

Haşhaşlı Kek Tarifi
Haşhaşlı Kek Tarifi

Malzemeler

1 su bardağı süt
1/3 su bardağı haşhas
1 yemek kaşığı limon kabuğu rendesi
1 bucuk su bardağı seker
2 yumurta
3/4 su bardağı sıvıyağ
2 su bardağı un
2 bucuk cay kaşığı kabartma tozu

Tarif

Süt, haşhaş ve limon kabuğu rendesini karıştırıp buzdolabında en az bir saat yada ertesi güne kadar bekletin.
Yumurta ile sekeri iyice kabarana kadar çırpın.
Sıvıyağı ince akıtarak çırpmaya devam edin.
Un, kabartma tozunu eleyin.
Biraz un, biraz sütlü karışımdan ekleyerek bütün malzemeyi hamura yedirin. Cıvık bir hamur olacaktır.
Yağlanmış, unlanmış kek kalıbınıza hamuru dokun.
Önceden ısıtılmış 350F (175C) derece fırında yaklaşık 60-70 dakika kadar pişirin.
Pişerken fırının kapağını açmamaya özen gösterin,sönebilir.


Haşhaşlı Kek Tarifi

Metin Açıkgöz Biyografi

Metin Açıkgöz Biyografi

Geçtiğimiz günlerde vefat eden değerli senarist Metin Açıkgöz’ün biyografisi.
Metin Açıkgöz Biyografi

Metin Açıkgöz, 1963 yılında İzmir’de doğmuştur. Babasının adı Abdullah Açıkgöz’dür. 9 Eylül Üniversitesi Tarih Bölümü’den mezun oldu.

1994 yılından bu yana televizyon dizileri için senaristlik yapan Metin Açıkgöz; ‘Reyting Hamdi’,'Yasemince’, ‘En Son Babalar Duyar’, ‘Yalancı Romantik’, ‘Çocuklar Duymasın’ gibi dizilerin senaristliğini yaptı. Ünlü senarist 1994’ten bu yana yürüttüğü senaryo yazarlığı boyunca genellikle film yapımcısı, senaryo yazarı ve yönetmen Birol Güven’in projelerinde yer aldı ve bunlara önemli katkılar sundu.

Metin Açıkgöz yine bir Birol Güven projesi olan ve yeni sezonda TRT’de ekrana gelecek ‘Zengin Kız Fakir Oğlan’ dizisinin senaryosu üzerinde çalışıyordu.

2 hafta önce beyin ameliyatı geçiren Metin Açıkgöz, 27 Ağustos 2012 tarihinde İstanbul’da evinde, geçirdiği kalp krizi sonucu 49 yaşında vefat etti.

Metin Açıkgöz, Jale Açıkgöz ile evli olup 2 çocuk babasıydı.


Metin Açıkgöz Biyografi

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

Nişanlanacak genç kızlarmıza bu yazımızda çok güzel elbiseler tanıtıyoruz. Nişan, düğün kültürel olarak vazgeçemediğimiz etkinliklerimizden. Hepimiz Nişanımızda ya da Düğünümüzde herkesten daha güzel ve alımlı olmak isteriz. Bu etkinliklerde gözlerin üzerimizde kalması için yapılması gereken en önemli faktör çok güzel bir Nişalık almak. Nişanlık alırken ise boy, kilo, ten rengi vs. uygun Nişanlık modelini seçmek çok önemli. Bunun için kısa bir araştırma yaptık. 2013 te Nişanlık seçimlerinde önünüze gelebilecek güzel modelleri derledik. Şimdiden hepinize mutluluklar.

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri

2013 Nişanlık Modelleri


2013 Nişanlık Modelleri

Yağlı Saçlardan Kurtulma Yolları

Yağlı Saçlardan Kurtulma Yolları
Yağlı Saçlardan Kurtulma Yolları

Saçlarımız görsellik adına çok önemlidir. Saç insanı çok değiştirir. Herkes bakımlı saçlara ve bir de çabuk yağlanmayan saçlara sahip olmak ister.

Çoğumuzun ortak noktası olan çabuk yağlanan saçlardır. Her gün duşa girmekten sıkılmışızdır. Hele birde öğrenci ya da çalışıyorsak çok daha zordur her gün duş almak.

Sizde sabah duş alıp akşama saçlarım yağlanıyor diyenlerden misin?

Saç yağlanması biraz da saçın yapısındandır, üzgünüm ama bunun geçecek bir çözümü yoktur. Yine de biraz daha geç yağlanmasını sağlayabilirsiniz.

Saçınızı yıkarken sadece şampuan kullanın saç kremi kullanmayın. Saçınızın çabuk yağlanmasını sağlar. Hepimiz saç kremini duştan sonra saçımız kolay taransın diye kullanırız ama saçımızın yağlanmasını çabuklaştırır.

Saçlarınızı 2 günde bir yıkayın. Her gün saçları yıkamak doğru değildir ve saç yıkanmaya alışır her gün yıkanmak ister. 2 günde bir yıkarsanız hem kendiniz yorulmazsınız hem de saçınız 2 günde bir yıkamaya alışır. Bir de saçımızı da hafta sonları yıkamayınız hem dinlensin hem de iki üç gün kendi yağıyla beslenmiş olur.


Yağlı Saçlardan Kurtulma Yolları

Neşet Ertaş Biyografi

Neşet Ertaş Biyografi
Neşet Ertaş Biyografi

Neşet Ertaş,1938 yılında Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesinde Abdallar (Kırtıllar) Köyünde doğmuştur. Kırtıllar nüfusunun tamamı abdallardan ibaret olan bir aşiret köyüdür. Köyün çevrede “abdallar” adıyla anılması da bundan olsa gerek. Babası saz ustası Muharrem Ertaş, annesi Döne hanımdır. 7 kardeşi olan Neşet Ertaş ailenin ikinci çocuğudur. Çocukluğunda 8 yıl Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Kırıkkale, Keskin, Yerköy, Kayseri, Yozgat ve köylerini gezdiler. Bu yüzden okula gidemedi. Babası Muharrem Ertaş Orta Anadolu Abdal Müziği geleneğinin gelmiş geçmiş en büyük ustalarındandır.

Neşet Ertaş, daha 5-6 yaşlarında iken, önce keman, sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Babası Muharrem Ertaş ile birlikte gittikleri düğünlerde babasına kemanla eşlik etti. Geçimlerini bu şekilde kazandılar.

14 yaşında çalışmak için gittiği İstanbul’da ekmeğini kazanmak için her işi yaptı. Her işi yaparken de sesini ve sazını duyanların telkiniyle 1957 yılında Şençalar Plak tarafından ilk plağı yapıldı. “Neden garip garip ötersin bülbül” türküsü plak olunca Neşet Ertaş efsanesi başladı. Neşet Ertaş bu arada Beyoğlu’nda da bir gazinoda sahneye çıkmaktadır.

Neşet Ertaş bozlak türkülerini feryat olarak nitelerdi. Anadolu insanının acı ve kederini dile getiren en unutulmaz feryat onun sesiydi.

2 yıl İstanbul’da çalıştı. Sonra Ankara’ya geldi ve sahne hayatına burada devam etti. Ankara’da çalıştığı gazinoda Leyla isminde bir kızla tanıştı ve hemen evlendi. İki kız bir erkek çocukları oldu. 1962′de İzmir Narlıdere’de askerliğini yaptı. Neşet Ertaş askerlik dönüşünde Leyla Ertaş ile süren 7 yıllık evliliğini bitirip ayrılır.

Plak üzerine plak yapan Neşet Ertaş konserleriyle de bir çok şehri 6-7 defa gezdi. Beste ve plaklarıyla çok meşhur oldu. 1978 yılında parmakları felç oldu. Müzisyenlikten başka mesleğide olmadığı için işsiz kaldı. Tedavi olacak parayı bulamadı. Çareyi 1979′da Almanya’da bulunan kardeşinin yanına gitmekte buldu.

Tedavisini orada yaptırdı. 3 çocuğunu da yanına aldırdı. Mesleğine Almanya’da tekrar başladı. Türklerin bulunduğu yerlerde gazino ve düğün salonlarında çalıp söylemeye başladı.

Çocuklarının eğitimi ve sanatsal çalışmalarından dolayı uzun bir süre Almanya’da kalan sanatçı, 2000 yılında İstanbul’da verdiği konserle sahne hayatına geri döner.

Yoğun yöresel özellikleri ve baskın mahallilik unsurları ile donanmış bu müziği yöresinin dışına çıkarmış, ülke genelinde ve hatta yurt dışında bilinmesini ve tanınmasım sağlamıştır. Neşet Ertaş, kendisine ait türkülerin son kıtalarında “GARİP” mahlasını kullanmaktadır. Sanatçı şimdiye kadar sazı ile hiç bir sanatçıya eşlik etmedi, sadece tek olarak çalıp söylemeyi tercih etti.

Süleyman Demirel zamanında Devlet sanatçılığı teklif edildiğinde, “devlet sanatçısı olmak ayrımcılığa yol açar, ben halkın sanatçısı kalmayı tercih ederim” diyerek bu ünvanı ve devletten para almayı reddeddi.

Unesco tarafından yaşayan insan hazinesi kabul edilen Ertaş, 25 Nisan 2011 tarihinde İTÜ Devlet konservatuarı tarafından fahri doktora ödülüne layık görüldü.

Neşet Ertaş, Seyhan hanım ile evli olup, Döne, Canan ve Hüseyin Ertaş adında çocukları vardır.

Neşet Ertaş, 25 Eylül 2012 tarihinde İzmir’de tedavi gördüğü hastanede ileri evrede prostat kanseri nedeniyle 74 yaşında yaşamını yitirmiştir.

Neşet Ertaş’ın adı Kırşehir’deki caddelerde, okullarda bulunmaktadır, ayrıca babası Muharrem Ertaş’la birlikte bir de anıtı bulunuyor.

Albümleri :
1957 – Neden garib garib ötersin bülbül
1957-1979 Yılları arasında Kendisinin bile bilmediği bir çok plak albüm yapmıştır.Bazıları Şunlardır;
• Hareli Gelin
• Toplanmış Hakimler Dediler İdam (Adnan Menderese Yazmış olduğu Türküsü)
• Çoban
• Diloylu Halay Havası
• Varıp Bir Kız On Yaşına Değince
• Şeytanın Atına Binip Yeldirme
• Bir Leyla Misali
• Yardan Tatlısı Bulunmaz
• Engeller Koymuyor Yar Sana Varsam
• Ceylan
• Bir Çift Turna Gördüm
• Kıbrıs Destanı (Kıbrıs Barış Harekatından Sonra Yazmış Olduğu Türküsü)
• Giyindim Kuşandım Gittim Düğüne
• Aşk Elinden Ağlayan
• Sar Leyla Leyla
• Hasta Düştüm
1960 – Gitme Leylam
1979 – Türküler Yolcu
1985 – Sazlı Oyun Havaları
1987 – Türkülerle Yaşayan Efsane Deyişler Bozlaklar Türküler
1988 – Gönül Ne Gezersin Seyran Yerinde
1988 – Kendim Ettim Kendim Buldum
1988 – Kibar Kız
1989 – Hapishanelere Güneş Doğmuyor
1989 – Sazlı Sözlü Oyun Havaları
1990 – Gel Gayri Gel
1992 – Şirin Kırşehir
1993 – Kova Kova İndirdiler Yazıya
1995 – Seçmeler 2
1995 – Seçmeler 3
1995 – Seher Vakti
1995 – Altın Ezgiler 3
1995 – Benim Yurdum
1997 – Nostalji 1
1998 – Ölmeyen Türküler 2
1999 – Ölmeyen Türküler 3
1998 – Gönül Yarası
1999 – Zülüf Dökülmüş Yüze 1 Kayıt tarihi:1969-1974
1999 – Gönül Dağı 2 Kayıt tarihi:1969-1974
1999 – Muhur Gözlüm 3 Kayıt tarihi:1969-1974
1999 – Zahidem 4
1999 – Neredesin Sen
2000 – Garibin Dünyada Yüzü Gülemez 5 Kayıt tarihi:1969-1974
2000 – Niye Çattın Kaşlarını 6 Kayıt tarihi:1969-1974
2000 – Çiçekdağı 7 Kayıt tarihi:1969-1974
2000 – Ayaş Yolları 8
2000 – Sevsem ÖLdürürler 9 Kayıt tarihi:1974-1986
2000 – Ağla Sazım 10 Kayıt tarihi:1974-1986
2000 – Hata Benim 11
2001 – Dostlara Selam 12
2001 – Sabreyle Gönül 13
2002 – Yar Gönlünü Bilenlere 14
2005 – Vay Vay Dünya 15
2003 – Gurban Olduğum
2008 – Neşet Ertaş 2008


Neşet Ertaş Biyografi

Kimyonlu Kabak Çorbası Tarifi

Kimyonlu Kabak Çorbası Tarifi
Kimyonlu Kabak Çorbası Tarifi

Malzemeler

3 yemek kaşığı margarin
1 adet kuru soğan
4 adet kabak
1 adet havuç
10 adet mantar
2 yemek kaşığı un
2 su bardağı süt
6 su bardağı tavuk suyu
1 tatlı kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı kırmızı pul biber
½ demet dereotu
Tuz-karabiber

Tarif

Kuru soğanı yemeklik doğrayın.
Kabakların ve havucun kabuklarını kazıdıktan sonra ayrı ayrı rendeleyin.
Mantarların saplarını çıkarıp kıyın.
Derin bir tencerede margarini kızdırıp içine piyazlık doğradığınız kuru soğanı ilave edip soğanlar pembeleşinceye kadar kavurun.
Soğanlar renk aldıktan sonra içine unu ekleyip unun kokusu çıkana kadar pişirmeye devam edin.
Daha sonra içine rendelediğiniz kabakları kimyonu, sütü ve tavuk suyunu koyup bir taşım kaynattıktan sonra pişen sebzeleri mikser yardımıyla püre haline getirin.
En son olarak çorbanın içine rende havucu, kıyılmış mantarları, dereotunun yarısını kırmızı pul biberi, tuz-karabiberi koyup kaynatın.
Pişen çorbayı servis tabağına aldıktan sonra kalan kıyılmış dereotu ile süsleyip sıcak olarak servis edin.


Kimyonlu Kabak Çorbası Tarifi

Kızılcıklı Tarhana Çorbası Tarifi

Kızılcıklı Tarhana Çorbası Tarifi
Kızılcıklı Tarhana Çorbası Tarifi

Malzemeler

1 Adet Soğan
Yarım Çorba Kaşığı Margarin
4 Su Bardağı Soğuk Su
5 Çorba Kaşığı Kızılcıklı Tarhana
5 Diş Sarmısak
Tuz

Tarif

Soğanı ince doğrayın. Bir tencerede yağı eritip soğanları pembeleştirinceye kadar kavurun.4 su bardağı soğuk suda tarhanayı ezip tuzla birlikte soğanları ilave edin. Devamlı karıştırarak pişirin.Sarmısakları havanda dövün. Çorbayı ateşten indirmeden önce sarmısağı ekleyip bir iki taşım kaynatın. Sıcak olarak servis yapın.


Kızılcıklı Tarhana Çorbası Tarifi

Ahmet Mete Işıkara Biyografi

Ahmet Mete Işıkara Biyografi

Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden değerli bilim adamı, özellikle 17 ağustos depremi’nden sonra televizyonlarda sıkça gördüğümüz ve çocuklarla olan iletişiminden ötürü kamuoyunda deprem dede olarak bilinen Ahmet Mete Işıkara’nın biyografisi sizlerle.
Ahmet Mete Işıkara Biyografi

Ahmet Mete Işıkara (1941 – 2013)

Jeofizikçi, deprem dede

Ahmet Mete Işıkara, 1941 yılında Mersin’de 7 kardeşin sonuncusu olarak doğdu. Dedesi Ahmet Bey Halepli bir manifaturacı idi. Babası Muhittin Bey, annesi ise Giritli bir ailenin kızı olan Hüsniye Hanımdır. Kardeşlerinden ikisi çok küçükken vefat eder. En büyükleri Baki Işıkara, iktisat profesörüdür. Yüksel Hanım’ın ardından gelen Önder ile Savaş Bey ticaretle uğraşır.

Ahmet Mete Işıkara, çocukluğunu lise yıllarının sonuna kadar hep Mersin’de geçirdi. İlkokula 1947 yılında Gazi Paşa İlkokulu’nda başladı.

1954 yılında Mersin lisesine girdi. 1965 yılında İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Jeofizik Bölümü’nü bitirdi ve aynı bölüme asistan oldu. Ardından burslu olarak Londra Üniversitesi İmperial College Fizik Bölümü’nde ihtisas yapar. Sonra Almanya’da Göttingen Üniversitesi Jeofizik Kürsüsü’nde görev alır.

17 Ağustos 1999′da Marmara bölgesinde yaşanan ve büyük yıkımlar ile ölümlerin olduğu deprem sonrası yaptığı toplumu bilinçlendirme çabaları nedeniyle özellikle dönemin çocuklarının bilincine deprem dede, deprem amca gibi isimlerle de yerleşti.

1964 – 1976 yılları arasında Arzmanyetik alanının değişimi ile ilgili çalışmalar yaptı ve Manyetik ve elektromanyetik yöntemlerle yer kabuğunun yapısının araştırılması çalışmalarında bulundu.

1973 – 1974 yılları arasında askerlik görevini Harita Genel Komutanlığı’nda yaptı.

1976 – 1983 yılları arasında Türkiye Ulusal Jeodezi ve Jeofizik Birliği Ulusal Jeomagnetizma ve Aeronomi Komisyonu Başkanlığı yaptı. 1979 – 1982 yılları arasında Avrupa Depremlerin Önceden Belirlenmesi Çalışma Grubu’nda koordinatör ve 1980 – 1983 yılları arasında Türkiye adına Avrupa Konseyi Deprem Uzmanları Komitesi’nde temsilcilik yaptı.

1985 yılında Boğaziçi Üniversitesi’nde göreve başladı. 1985 yılında Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırmaları Enstitüsü’nde müdür yardımcısı oldu. 1991 yılında da Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırmaları Enstitüsü’nde müdür oldu.

1991 – 1992 Boğaziçi Üniversitesi’nde Rektör Yardımcılığı yaptı. 1985 – 1999 Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Jeofizik Anabilim Dalı Başkanlığı yaptı.

1991 – 2002 Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptı.

1992 – 2000 Boğaziçi Üniversitesi’nde Yönetim Kurulu Üyesi oldu. 1993 – 2000 yılları arasında Avrupa Konseyi Bakanlar Kurulu’nda, Depremlerinin Önceden Belirlenmesi Değerlendirme Danışma Komitesi Üyeliğinde bulundu.

2000 – 2002 Başbakanlık Ulusal Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü Ulusal Danışmanlığı görevini yürüttü.

2002 de Afete Hazırlık Eğitim Derneği (AHDER) Başkanlığı’nda bulundu.

2005 yılından beri de Türk Kızılayı Genel Başkan Danışmanlığı yaptı.

1976 – 2008 yılları arasında deprem ve depremselik çalışması, depremlerin önceden belirlenmesi araştırmaları, deprem konusunda toplum eğitimi, afet yönetimi ve afet zararlarının azaltılması konusunda çalışmalar yürüttü.

Ahmet Mete Işıkara, AHDER (Afete Hazırlık ve Deprem Eğitim Derneği)’in yönetim kurulu başkanıydı. Aynı zamanda Türk Kızılayı Genel Başkan Başdanışmanlığı da yapmaktaydı.

Ahmet Mete Işıkara 1969 yılında şarkıcı Necmi Rıza Ahıska’nın kızı Aysel Ahıska ile evlendi. Yeşim ve Cengiz adında bir kızı bir oğlu vardır.

Daha önce de 3 Ocak 2012 tarihinde anjiyo olan, kamuoyunda “Deprem Dede” olarak tanınan Ahmet Mete Işıkara, 20 kasım 2012 tarihinde zatürre olduğu tanısıyla hastaneye yatırıldı ve yoğun bakıma alındı. 24 Kasım’da bakımının evinde sürdürüleceğini belirtilerek taburcu edildi.

Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, bir süredir tedavi gördüğü İstanbul Göztepe-Medical Park Hastanesi’nde 21 Ocak 2013 tarihinde 72 yaşında hayatını kaybetti.


Ahmet Mete Işıkara Biyografi

Fındıklı Kurabiye Tarifi

Fındıklı Kurabiye Tarifi
Fındıklı Kurabiye Tarifi

Malzemeler

250 gr margarin
2 yumurta
2 yumurta sarısı ( biri içine, biri üstüne)
1 çay bardağı süt
1 su bardağı pudra şekeri
1 çay kaşığı karbonat- limonla erit
50 gr dövülmüş fındık ( 1 çay bardağı)
2 çorba kaşığı kakao
Aldığı kadar un

Tarif

Yağı oda sıcaklığında eritin, hamuru yapacağınız kaba alın.
Şeker ve yumurta ile eliniz yardımıyla iyice karıştırın, daha sonra süt,fındık ve unu ( karbonatı una limon sıkarak ekleyin) ilave edip tamamen karışana ve yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurun.
Hamurun bir kısmını ( 1 avuç içi kadar) ayırıp kakao ilave edin.
Yoğurduğunuz hamurdan bezeler koparıp yuvarlayın.
Ortasına parmağınızla bir delik açın.
Daha sonra kakaolu hamurdan ufak toplar yapın.
Yuvarladığınız bezelerin ortasına kakaolu toplardan yerleştirin.
Üstüne yumurta sarısı sürüp, fırında 180 derecede 15 dak. pişirin.
Fırını söndürdükten sonra 2-3 dakika da içinde bekletin sertleşsin.
Sonra alıp servis yapabilirsiniz.
Bu tarifteki yağ miktarı fazla gelirse azaltarak da tarifi deneyebilirsiniz.


Fındıklı Kurabiye Tarifi

Körili Sebze Çorbası

Körili Sebze Çorbası
Körili Sebze Çorbası Tarifi

Malzemeler

4 yemek kaşığı sıvı margarin
2 adet pırasa
1 adet kereviz
4 adet taze soğan
1 adet kabak
1 adet havuç
1 adet patates
1 tatlı kaşığı köri
1 tatlı kaşığı kırmızı pul biber
6 su bardağı tavuk suyu (2 adet tavuk bulyon=1 paket tavuk toz bulyon)
Tuz- karabiber

Tarif

Taze soğanları ayıklayıp, ince ince kıyınız.
Pırasaları ayıklayıp, önce ortadan ikiye kesiniz. Daha sonra kibrit çöpü uzunluğunda parçalar halinde kıyınız.
Kereviz ve patatesin kabuklarını soyup, kuşbaşı doğradıktan sonra kararmamaları için kerevizi limonlu, patatesleri ise sade su da bekletiniz.
Havuç ve kabağın kabuğunu kazıyıp, rendeleyiniz.
Yayvan bir tencerede sıvı margarini kızdırıp, içine köriyi ilave edip, kavurunuz.
Köri kavrulunca içine doğranmış taze soğan ve pırasları ekleyip, 5 dakika sebzeleri köri ile birlikte kavurunuz.
Daha sonra içine rendelenmiş havuç ve kabakları ekleyip, kavurmaya devam ediniz.
En son olarak içine sularını süzdüğünüz doğranmış kereviz ve patatesleri,kırmızı pul biberi, et suyu ve tuz- karabiberi ekleyip, sebzeler pişinceye kadar kaynatınız.
Pişen çorbayı mixerden çekerek püre haline getirip, servis tabağına alınız.
Çorbanın üzerine kırmızı pul biber ve kıyılmış kereviz yapraklarını serpip, sıcak olarak servis ediniz.


Körili Sebze Çorbası

Köfteli Çorba Tarifi

Köfteli Çorba Tarifi
Köfteli Çorba Tarifi

Malzemeler

100 gr kıyma
1 adet orta boy soğan
1 adet orta boy havuç
350-400 gr yoğurt
4-5 diş sorımsak
2 yemek kaşığı sıvıyağ
Tuz karabiber,nane

Tarif

Önce karabiber, tuz ve kıymayı iyice yoğurup nohut taneleri kadar toplar haline getiriyoruz.
Sırasıyla yağda ince kiyilmiş soğan rendelenmiş havuç ve köfteleri azıcık kavuruyoruz. Su ekleyip kaynamaya birakiyoruz kaynayınca sarımsaklı yoğrdu yavaş yavaş ekleyip nane koyup bir taşım kaynatıyoruz.


Köfteli Çorba Tarifi

Burhan Doğançay Biyografi

Burhan Doğançay Biyografi

Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden değerli ressam Burhan Doğançay usta’nın biyografisi sizlerle.

Burhan Doğançay Biyografi
Burhan Doğançay (1929 – 2013)

Burhan Doğançay 1929 yılında, tanınmış ressam ve harita subayı Adil Doğançay’ın oğlu olarak dünyaya geldi. Sanat eğitimini ilk olarak babasından ve tanınmış ressam Arif Kaptan’dan aldı. Babasının teşvikiyle başlayan resim çalışmaları, Ankara Üniversitesi’nde aldığı hukuk eğitiminin ve 1955’te Paris’te bitirdiği ekonomi doktorasının önüne geçerek sanat serüveninin başlangıcı oldu.

Bir yandan akademik eğitimi devam ederken, diğer yandan resim çalışmalarını hiç aksatmadan sürdürdü. Paris’teki öğrencilik yıllarında La Grande Chaumiere’de resim çalışmalarına katıldı. Doktorasını bitirip Ankara’ya döndüğünde Sanat Sevenler Kulübü’nde babasıyla ortak sergiler açtı.

1961’de 22. Devlet Resim ve Heykel Sergisi’ne beş resmi kabul edildi. 1962 yılımda New York’a gitti. 1964 yılında Guggenheim müzesi müdürü Thomas Messer’in sanatçının yapıtlarından birini müze koleksiyonuna alması, sanatçının bu zorlu mücadeleden galip geleceğine olan inancını daha da pekiştirdi.

New York duvarlarıyla başlayacak önemli esin kaynağı olan “Duvarlar” serisine de aynı yıllarda başladı. Çünkü duvarlar, hızla geçip giden yaşamın ardında kalan “her şey” i yansıtıyordu. 1975 yılında buradan yola çıkan sanatçı, 114 ülkeyi kapsayacak olan ” Dünya Duvarları” fotoğraf projesine başladı. 1982’de bu projenin ürünlerini, Paris’te Georges Pompidou da “Fısıldayan Duvarlar” adı altında ilk kez sergiledi.

1983’te Fransa’nın ünlü halı merkezi Aubusson’dan sanatçının tasarımları duvar halısı olarak dokunmaya başlandı. 1986’da büyük bir onarım geçiren Brooklyn Köprüsü’nün 19 adet büyük boy fotoğrafı New York kentinin 100.yıl kutlamalarında (1998) JFK Uluslararası Havaalanı’nda iki yıla yakın bir süre sergilendi. Daha sonra bu fotoğraflar “Walls of the World” adı altında kitap olarak yayınlandı.

2001 yılında Dr. Nejat Eczacıbaşı Vakfı desteği ile ilk Retrospektif Sergisi’ni İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda gerçekleştirdi. 2003 Haziran ayında sanatçının, “Hat Sanatına Saygı” isimli çalışması Brüksel’deki yeni Avrupa Parlamentosu binasına asıldı.

Sanatçı New York’ta yaşadı.

Tedavi gördüğü hastanede 16 Ocak 2013 günü vefat etti.

Burhan Doğançay için 19 Ocak 2013 günü Muğla’nın Bodrum ilçesinde bağlı Turgutreis beldesindeki Yalı Camisi’nde düzenlenen cenaze töreni düzenlendi.

Törene Burhan Doğançay’ın eşi Angela Doğançay, kardeşleri Ayten Doğançay ve Tülin Sina Özbudak ile Bodrum Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Turgutreis Belediye Başkanı Mehmet Dinçberk ile yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Burhan Doğançay’ın eşi Angela Doğançay’ın oldukça üzgün olduğu gözlendi.

Eserlerinin Bulunduğu Müzelerden Bazıları:
Danimarka, Louisiana Museum of Modern Art,
Fransa, Museé de Grenoble, Centre Georges Pompidou,
Rusya, St. Petersburg, State Russian Museum,
USA; Houston, Museum of Fine Arts,
Los Angeles, Los Angeles County Museum,
Newark, The Newark Museum,
New York, The Brooklyn Museum, The Museum of Modern Art, The Solomon, R. Guggenheim Museum, The Metropolitan Museum of Art,
Washington D.C., The Library of Congress, The National Gallery of Art,
Pittsburg, Carnegie Museum of Art,
Cleveland, The Cleveland Musuem of Art,
Athens, Ohio, Kenddy Museum of Art
Kanada, Victoria, Art Gallery of Greater Victoria
Yunanistan, Atina, Benaki Museum
Belçika, Brüksel, European Parliament

Doğançay ve Eserleri Hakkında Yayınlanan Kitaplar:
Walls of the World., Kerber Verlag, 2003, Almanya
Dessine-Moi l’Amour. Syros-Alternatives, 1992, Fransa
Bridge of Dreams. Hudson Hills Press, 1999, USA
Dogançay. Hudson Hills Press, 1986, USA
Dogançay: A Retrospective. Duran Editions, 2001, Türkiye
Burhan Dogançay: Works on Paper 1950-2000., Hudson Hills Press, 2003, USA

Aldığı Ödüllerden Bazıları
1964- New York Kenti Takdir Belgesi
1984- ENKA Sanat ve Bilim Ödülü
1992- Rusya Kültür Bakanlığı Takdir Madalyası
1995- T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü ve Madalyası
2004- Ankara Hacettepe Üniversitesi “Sanatta Onursal Doktora” Belgesi
2005- Art Forum Ankara Plastik Sanat Fuarı “Sanat Onur Ödülü”
2005- Art İstanbul Uluslararası Çağdaş Sanat Buluşması “Sanata Katkı Ödülü”


Burhan Doğançay Biyografi